Savaşın ilk haftasının değerlendirmesi

İsrail’e olumsuz yansımaların dökümü

Prof Dr Hosam Matar – @hosmatar
Çeviri – @asnasemir

Al-Aksa Tufanı operasyonunun ilk haftası sona erdi. Operasyonun şu ana kadar düşman varlığa/entiteye yaşattığı birçok kayıp ve olumsuz yansıma/sonuç şu şekilde özetlenebilir (Varlık, entite gibi terimlerle İsrail kastedilmektedir):

1- Varlığın caydırıcılık teorisinin konvansiyonel olmayan tehditler karşısında tamamen çökmesi.

2- 2006 Lübnan Savaşı’ndan alınan dersler, yeniden yapılanma ve düzeltme planları hakkında 17 yıldır kopartılan kibirli gürültüden sonra, düşmanın ordusunun kırılgan ve zayıf görünüm göstermesi, bunun da onun güç ve prestij imajında ​​büyük bir kayıp anlamına gelmesi.

3- Yerleşimcilerin bilincinde derin bir şok yaşanması, güvenlik ve istikrar duygularının çökmesi, orduya ve güvenlik kurumlarına olan güvenin azalması.

4- Düşman ordusunun teknolojik gelişiminin etki ve etkinliğinin sınırlarının ortaya çıkması.

5- Entitenin, yardımına koşan ve büyük risklere maruz kalan Batılı destekçilerine yük olarak görünmesi.

6- İsrail’in zayıflığının ve cephelerin açılmasından korkusunun Tel Aviv’i Washington’a sığınmaya itmesi, bunun İsrail’in son yıllarda oluşturmaya çalıştığı bağımsızlık marjını kaybetmesine yol açması.

7- Bombalama ve askere almanın ekonomiye olumsuz etkileri.

8- Çatışmaların durmasından sonra katlanarak büyüyecek ve patlayacak iç bölünmenin harekete geçmesi.

9- Soruşturmaların tamamlanmasının hemen ardından siyasi, güvenlik ve askeri alanlardaki onlarca üst düzey yetkilinin mesleki yaşamlarının aşağılayıcı bir şekilde sona erecek olması.

10- Varlığın tarihindeki en büyük stratejik sürprizle karşılaşması sonucunda istihbarat gücü mitinin yıkılması.

11- Arap kamuoyunun Filistin meselesine yönelik olarak yeniden harekete geçirilmesi.

12- Normalleşen/normalleşmeyi arzulayan Arap rejimlerinin zor durumda bırakılması.

13- Batılı kamuoyunun ilk sempatisini kazanmasının ardından, katliamların sürmesiyle birlikte uluslararası kamuoyu nezdinde varlığın imajının büyük zarar görecek olması.

14- Varlığın kendisini iki devletli çözüm fikrine geri dönmeye zorlayacak büyük bir baskıya maruz kalacak olması.

15- 7 Ekim başarısızlığına ilişkin karşılıklı suçlamalarda bulunan güvenlik ve askeri kurumlar arasında büyük gerilimlerin ortaya çıkmasının beklenmesi.

16-İsrail’in dikkatinin Filistin dışındaki pek çok önemli stratejik tehlikeli konudan uzaklaşmak zorunda kalması.

17-Net bir çıkış stratejisi olmaksızın Gazze bataklığına girmek zorunda kalınacak olması.

18- 7 Ekim şokunun İsrail’in hafızasında uzun yıllar kalacak ve onu aşırı temkinli olmaya ve stratejik kaygı nöbetleri yaşamaya zorlayacak olması.

19- Düşman varlığın diğer bölgesel güçler karşısındaki ağırlığının göreceli olarak azalması ve yükselen uluslararası güçlerin gözünde jeopolitik ve ekonomik konumunun bir kısmını kaybetmesi.

Bu yansımaların bir bölümü kısmen veya tamamen kontrol altına alınıp onarılabilir. Ancak genel olarak bu yansımalar Varlığın tarihinde eşi benzeri görülmemiş niteliktedir; dengenin yeniden sağlanması -telafi- için yıllar boyunca devam edecek büyük başarılara ihtiyaç olacaktır.