AB, Kızıldeniz’de ortak deniz gücü oluşturmayı planlıyor

AB ülkelerinin Kızıldeniz’de ‘güvenliği ve seyrüsefer özgürlüğünü yeniden tesis etmeyi’ amaçlayan potansiyel yeni bir deniz operasyonunu tartışması bekleniyor.

AB diplomatlarına göre, AB büyükelçilerinin birliğin diplomatik servisi EEAS’ın önerisinin ayrıntılarını önümüzdeki salı günü (16 Ocak) bloğun Siyasi ve Güvenlik Komitesi’nde (PSC) tartışması planlanıyor.

Öneri, Kızıldeniz’den Körfez’e kadar daha geniş bir operasyon alanında hareket edecek yeni bir AB gücünün oluşturulmasını öneriyor. Teklife göre, yeni AB misyonunun boyutu, kapsamı ve bileşimi belirsizliğini korurken, ‘en az bir yıl boyunca çoklu görev yeteneklere sahip en az üç hava savunma destroyeri veya fırkateyn’ içerecek.

Plan, ABD ve İngiltere’nin 1Yemen’deki mevzilere yönelik saldırılarından öncesine dayanıyor, fakat gemilerin Kızıldeniz’den uzaklaştırılması ve küresel tedarik zincirlerinde önemli aksamalar uyarısı ile AB’nin aciliyet duygusu arttı.

AB diplomatlarına göre birlik, dışişleri bakanlarının Brüksel’de bir araya gelmesi beklenen 22 Ocak’a kadar planları tamamlayabilir ve operasyonu şubat ayı sonunda başlatabilir.

AB için bir seçenek, halihazırda AB’den çok sayıda ülkeyi içeren ABD liderliğindeki Kızıldeniz koalisyonunu potansiyel olarak tamamlamaya çalışmak olacak. Bir diğeri, Körfez’in tamamını, Hürmüz Boğazını ve Umman Denizinin bir kısmını kapsayan ve Hürmüz Boğazında Avrupa Denizcilik Bilinci (EMASoH) adlı bir şemsiye misyon çerçevesinde yürütülen Fransa liderliğindeki ortak bir gözetleme operasyonu olan Agenor üzerine inşa edilecek yeni misyon olacak. Burada Belçika, Danimarka, Fransa, Almanya, Yunanistan, İtalya, Hollanda, Norveç ve Portekiz halihazırda yer alıyor.

Geçen yıl, AB başlangıçta Hint Okyanusunda faaliyet gösteren ve Somali açıklarındaki ‘gemileri koruyan korsanla mücadele misyonu’ Atalanta’yı kullanma olasılığını araştırdı. Fakat İspanya, yeni bir misyona açık olduğunu söylemekle birlikte, bu fikre karşı çıktı.

Bir AB diplomatı Euractiv’e verdiği demeçte, bölgede halihazırda yer alan diğer AB üye ülkelerinden, özellikle de ‘serbest ticaret’ yanlılarından ‘genel bir ilgi’ olduğunu söyledi.

İkinci bir AB diplomatı, ‘Şubat ayı sonuna kadar bir konuşlandırmanın kısa süre göz önüne alındığında iddialı olduğunu’ açıkladı. Üçüncü bir AB diplomatı, “Pek çok şey, her üye devletin hızlı ilerlemeye istekli olup olmayacağına bağlı olacak,” diye ekledi.