İsrail’de Yüksek Mahkeme kuzeyde savaş karşıtı yürüyüş düzenleme talebini reddetti

Yüksek Adalet Divanı Çarşamba günü, İsrail’in kuzeyindeki Filistinli kasabaları Umm al-Fahm ve Sahnin’de düzenlenecek savaş karşıtı bir gösteriye polisin izin vermesini talep eden bir dilekçeyi reddederek, ‘yoğun güvenlik sorunlarının’ yaşandığı bir dönemde böyle bir etkinliğin ‘kritik insan gücünü’ başka yöne çekeceği görüşünü savundu.

Komünist Parti’nin öncülük ettiği Barış ve Eşitlik için Demokratik Cephe (Hadaş), üst düzey parti yetkilileriyle birlikte, Emniyet Müdürü Kobi Shabtai’nin de aralarında bulunduğu polisin sert muhalefeti karşısında bu tür gösterilere izin verilmesi için Yüksek Mahkeme’ye başvurmuştu.

Oybirliğiyle alınan kararda yargıçlar Isaac Amit, Yael Wilner ve Ruth Ronen, güneyde Hamas ve kuzeyde Hizbullah ile mücadele eden, iç cephede ise yoğun roket saldırıları ve diğer saldırılara maruz kalan ülkenin ‘eşi benzeri görülmemiş bir savaş dönemi’ yaşadığına dikkat çektiler.

Yargıçlar, polisin bu güvenlik tehditleri ve şu anda polisin üzerindeki ağır görev yükü nedeniyle, kamu düzenini korumak ve büyük bir siyasi gösteride protestocuların güvenliğini sağlamak için gerekli insan gücünü tahsis edemeyeceği yönündeki argümanlarını kabul etti.

Amit görüşünde, “Acil hayat kurtarıcı görevler pahasına birçok polisin bu amaç için yönlendirilmesi gerekecektir,” diye yazdı. Yargıç bununla birlikte, ‘protesto, gösteri ve yürüyüş kapılarının savaş zamanlarında da açık olduğunu’ ve kararın dilekçe sahipleri tarafından yapılan özel taleple ilgili olduğunu savundu.

Amit, bu nedenle polisin her protesto talebini kendi değerine ve mevcut koşullara göre değerlendirmeye devam etmesi gerektiğini yazdı.

Salı günü dilekçenin görüşülmesi sırasında, yerel polis şefi Shlomi Ben Shushan mahkemeye, Filistin topluluklarında yapılması planlanan miting sırasında ‘kışkırtıcı ifadelerden’ endişe duyduğunu söyledi. Shushan, “Beni rahatsız eden yolların kapatılması değil, Umm el-Fahm’a girip mitingi dağıtabilmek,” diye ekledi.

Cumartesi akşamı ülke genelinde, hükümetin 7 Ekim’de kaçırılan rehinelerin iadesi için çabalarını artırması çağrısında bulunan protesto gösterilerine izin verildi. Kudüs’te ise protestocular, savaşa yol açan başarısızlıklar nedeniyle Binyamin Netanyahu’nun istifa etmesi çağrıları arasında Başbakanlık Konutu önünde polisle çatıştı.

Karara tepki gösteren Arap sivil haklar örgütü ‘Adalah’, gerçek nedenin insan gücü eksikliği değil, protestocuların ağırlıklı olarak Yahudi olmamaları olduğunu iddia etti.

Açıklamada, “Polisin yetkilerinin sınırları belirlendikten sonra, Arap vatandaşların gösteri yapma taleplerini onaylaması gerekir. Aksi takdirde bu, Arapların savaş sırasında seslerini duyurma hakkına sahip olmadıkları iddiasını kanıtlamak gibi bir şey olur,” denildi.